(Haraç memurlarına emirleri:)

Allah'ın kulu, Mü'minlerin emiri Ali'den haraç memurlarına:
Kim, kendisine er geç gelip çatacak olan soru gününden çekinmezse, kendisine o gün koruyacak şeyi önceden hazırlamaz. Bilin ki size yüklenen vazife kolaydır, güçlüğü yoktur; fakat ecri büyüktür, cevâbı çoktur. Tutalım Allah'ın nehyettiği suçun düşmanlığın, kötülüğün sorusu, azâbı olmasın; ondan çekinmekte öylesine sevap vardır ki, onu elde etmeye çalışmamakta bir özrümüz olamaz; onu yitirmekten daha büyük bir musibet de bulunamaz.
İnsanlara insafla muâmele edin; ihtiyaçları olan şeyleri almayın, dayanın, çünkü siz halkın hazine memurlarısınız, o hazineyi koruyanlarsınız; ümmetin vekillerisiniz, imâmın elçilerisiniz.
Bir işe koyulanı, işinden alıkoymayın; onu arayıp elde etmesine engel olmayın; haraç husûsunda kışın, yazın giyecekleri şeyleri satmaya kalkışmayın; kendilerine gereken şeyleri taşıdıkları hayvanlara, iş gördürdükleri kişilere dokunmayın. Bir pul için bile onları dövmeyin; namaz kılan Müslümanların, yahut Müslümanların amânında bulunan Kitap ehlinin mallarına el atmayın. Yalnız İslâm ehline karşı kullandıkları sâbit olan atlarına, yahut silahlarına el koyun; çünkü onları İslâm düşmanlarının ellerine vermek, onlara kuvvet temin etmek elbette câiz olmaz ve bu, akla da, şer'a da uymaz.
Allah yolunda size ne gerekse yerine getirin, çünkü noksan sıfatlardan münezzeh olan Allah lütfetmiştir de bizim ve sizin bu çalışmamıza karşılık ona şükretmemize imkân vermiştir; gücümüz yettikçe, emirlerine uyup yardımda bulunmamıza fırsat ihsan eylemiştir; güç kuvvetse ancak Allah'ındır.